Dr. Erol Özer Sağlıklı Ve Hijyenik Koşullarla Ozon Tedavisinde Adana’da Hizmetinizde…
Dr. Erol Özer’in Uyguladığı Ozon Tedavileri
Dolaşım Bozukları
Kanser Tedavisi
Cilt Mantarları Ve Enfekte Cilt Lezyonları
Enfekte Yaralar
Bağırsak Hastalıkları
Virüslerden Kaynaklanan Hastalıklar
Karaciğer Enflamasyonu (A B C)
Enflamasyonlu Ve Dejeneratif Eklem Hastalıkları
Ozon Nedir?
Ozon (O3) üç oksijen atomundan oluşan bir kimyasal bileşiktir. Ozon, atmosferde genel olarak iki atomlu halde bulunan normal atmosferik oksijene (O2) nazaran çok daha yüksek enerji taşıyan bir yapıya sahiptir.
Oda sıcaklığında renksiz olan ozon gazının karakteristik bir kokusu vardır. Fırtınalı havalardan sonra, yüksek yerlerde veya deniz kıyısında doğal olarak oluşur ve hissedilebilir. Ozon gazının ismi bu karakteristik kokusundan dolayı Yunanca “koklamak” manasına gelen ozein’den türetilmiştir.
Alman kimyacı Christian Friedrich Schönbein (1799-1868) tarafından 1840 yılında keşfedilen ozon deniz seviyelerine yakın yerlerde 10 milyon hava partikülü başına bir partikül Ozon (= 0.1 ppm = 200 µg/m³) konsantrasyonlarında duman şeklinde bulunur. Yükseklik arttıkça azalır. Mesela 2000 metre yükseklikte 0.03 – 0.04 ppm seviyelerine düşer.
Çok güçlü okside etme özelliği vardır. Etkin bir dezenfektasyon maddesidir. Etkin dezenfektasyon özelliği sayesinde tüm dünyada içme sularındaki mikropları öldürmek amacıyla arıtma tesislerinde güvenle kullanılmaktadır.
Ozonun olumlu sonuçları bir seri tıbbi araştırma ve tıbbi yayın ile kanıtlanmış olmakla birlikte kural olarak hastalıkların tedavisinde ozon diğer tedavilere ek olarak uygulanır ve tamamlayıcı tedavi grubuna girer.
Medikal ozon kurallara uygun olarak uygulandığında tamamen güvenli, pratik, etkili ve ucuzdur.
Diğer tıbbi tedavi yöntemlerinde de olduğu gibi % 100 başarı garantisi hiçbir zaman vaad edilemez. Tedavi başarısı uygulanan duruma, hastalığın ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. Ozon tedavisi ile hastanın genel durumunda iyileşme ve ağrılarında azalma mutlaka olmaktadır. Başarı hastanın ve hastalığın durumuna bağlı olduğu gibi uygulanan yönteme, konsantrasyona ve sıklığına da bağlıdır. Bu konuda tıbbi uygulamayı yapacak olan doktorun eğitimi ve tecrübesi de önem kazanmaktadır.
Avrupa da pek çok terapist bir araya gelip “Medical Society for Ozone Application in Prevention and Therapy” birliğini oluşturmuşlar ve tüm hastalar için, ozon tedavi ile ilgili en son yeniliklerin hızla öğrenilebilmesi için çalışmalar yapmaktadır.
Ozon Tedavisi
Gençlik İksiri Olarak Bilinen Ozon Artık Kronik Hastalıkların Tedavisinde de Çok Etkili Ozon kullanımı, hücre yenilenmesini hızlandırdığı için eklem ağrıları, kireçlenmeler, bel ve boyun fıtıkları, fibromiyalji gibi rahatsızlıkların tedavisinde genelde uygulanan, klasik fizik tedavi yöntemlerinden (sıcak, soğuk, elektrik akımları, ses dalgaları, vb) çok daha etkili bir tedavidir. Özellikle akupunktur ile kombine bir tedavi programı izlendiğinde daha kısa sürede ağrılar azalır ve kalıcı iyileşme sağlanır. Bu tedavi ile eklemlerde yer alan kıkırdak dokular hızlı bir iyileşme sürecine girer, kan dolaşımı hızlanır, hücrelerin salgıladığı iyileştirici enzimler ile hastalıklı hücreler iyileşme sürecine girer. Eklem Ağrıları ve Kireçlenmeler : 3 – 4 Aylık bir dönem içerisinde 12 seans kombine ozon ve akupunktur tedavisi kullanılır. 2. – 3. Seanstan itibaren ağrılarda hızlı bir azalma görülür. Eklemlerini daha rahat hareket ettirmeye başlar, günlük yaşam aktivitelerinde daha bağımsız hale gelir. Tedavi sonucu sağlanan iyileşme, bilinen fizik tedavi uygulamalarına kıyasla çok daha uzun süre etkisini devam ettirir, çok daha kalıcı bir iyileşme sağlanır.
Bel ve Boyun Fıtıkları : 3 – 4 Aylık bir dönem içerisinde 15 seans kombine ozon ve akupunktur tedavisi kullanılır. 2. – 3. seanstan itibaren ağrılarda hızlı bir azalma görülür. Uygulanan tedavi ile mevcut fıtık hacmi küçülür, fıtık bölgesinde yara dokusu oluşması engellenir ve bir süre sonra o bölgedeki görüntü normalde döner.
Fibromiyalji : 2 – 3 Aylık bir dönem içerisinde 16 seans kombine ozon ve ozon sauna tedavisi kullanılır. 2. – 3. Seanstan itibaren ağrılarda hızlı bir azalma görülür. Eklemlerini daha rahat hareket ettirmeye başlar, günlük yaşam aktivitelerinde daha bağımsız hale gelir. Tedavi sonucu sağlanan iyileşmek, bilinen fizik tedavi uygulamalarına kıyasla çok daha uzun süre etkisini devam ettirir, çok daha kalıcı bir iyileşme sağlanır.
Diyabet (Şeker Hastalığı) : 3 Aylık bir dönem içerisinde 16 seans kombine ozon ve lazer akupunktur tedavisi kullanılır. Tedavi süreci sonunda hastanın açlık ve tokluk kan şekeri düzeyleri ile var ise eşlik eden hiperlipidemi dengelenir. Ayrıca 3 aylık kan, glukoz (şeker) seviyesini gösteren HemoglobinA1c değeri normal sınırlara geriler. Meydana gelen iyileşme uzun süre devam eder. Mevcutta kullanılan ilaçlara olan ihtiyacı azaltır.
Hepatit B, C (Kronik Viral Karaciğer Hastalıkları) : 3 – 3,5 Aylık bir dönem içerisinde 20 seans ozon tedavisi kullanılır. Tedavi sonrasında hastanın karaciğer enzim seviyelerinde azalma, virüs testlerinde düzelme sağlanmakta olup eğer tedavi uzatılırsa kalıcı iyileşme yaşanmaktadır.
Alerji ve Alerjik Astım : 2 – 2,5 Aylık bir dönem içerisinde 12-18 seans arası ozon tedavisi kullanılır. Tedavi sonucunda nefes darlığı, cilt döküntüleri, kaşıntı, burun tıkanıklığı gibi alerjiye bağlı semptomlar gerilemeye başlar. Hastanın kronik akciğer hastalığına (KOAH) yakalanmasına engel olur.
Hipertansiyon : 2 – 2,5 Aylık bir dönem içerisinde 18 seans kombine ozon ve akupunktur tedavisi kullanılır. Tedavi sonucu hastanın tansiyon değerleri hızlı bir şekilde normale döner. Kullandığı ilaç miktarı azalır. Tedavi sonucu elde edilen iyileşme tedavi tamamlandıktan sonra da uzun süre devam eder.
Ozon Tedavisinin Kullanıldığı Diğer Alanlar
Kronik yorgunluk sendromu, migren, damar hastalıkları, sağlık yaşam ve stresle mücadele, detox, cilt hastalıkları, sindirim sistemi bozuklukları, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, kadın üreme sistemi rahatsızlıkları vb alanlarda ozon tedavisi ile hücre yenilenmesi tetiklenerek hızlı ve kalıcı iyileşmeler elde etmek mümkündür.
OZON ETKİ MEKANİZMASI
Ozon uygulaması esnasında oksidatif stres ve lipid oksidayonu sonucu oluşan hidrojen peroksit ikincil haberci gibi davranarak ozon tedavisinin biyolojik etkilerine aracılık eder. Tekrarlayan ozon uygulamaları sonucunda antioksidan sistem uyarılarak oksidatif strese karşı direnç gelişir. Ayrıca hücre membranında bulunan yağ asitlerinin oksidasyonuna bağlı olarak çeşitli sitokin düzeyleri de artar. Ozon tedavisi özellikle inflamatuar sürecin yoğun olarak yaşandığı ve immün sistemin ön planda yer aldığı fizyopatolojik durumlarda yardımcı tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır. Bu durumlardan bazıları yara iyileşmesi, yaşa bağlı makuler dejenerasyon, iskemik ve infeksiyöz hastalıklardır.
OZON YAN ETKİLERİ
Ozon tedavisinin yan etkisi yok denecek kadar azdır. Şimdiye kadar bildirilen yan etkiler uygulama hatalarına bağlı lokal komplikasyonlardır. Bazı durumlarda ozon terapisi uygulanması sakıncalı olabilir. Bu durumlar: glukoz 6 fosfat dehidrogenaz enzim eksikliği, özellikle erken dönem olmak üzere hamilelik, anjitensin çevirici enzim (ACE) inhibitörü tedavisi görenler, hipertiroidi, kanama bozukluğu, kontrol altına alınamayan kardiyovasküler hastalıklar ve ozona reaksiyon gösteren astım hastaları olarak sıralanabilir.
OZON TEDAVİSİNİN YARARLARI
-Daha temiz,yumuşak ve daha gençleşmiş bir cilt, -Hücre ve dokulara giden kan dolaşımını hızlandırır, -Bağışıklık sistemini güçlendirir,enfeksiyon hastalıklarına karşı direnci arttırır, -Damarları (arterve venler) yeniler,tansiyonun düzelmesini sağlar, -Kan ve Lenf sistemini temizler, -Derinin üçüncü bir böbrek ya da ikinci akciğer sistemi gibi çalışmasını sağlar, -Kaslarda biriken toksini gidererek kasları gevşetir ve yumuşatır,esnekliğini arttırır, -Eklem ağrılarını ve kas rahatsızlıklarını iyileştirir, -Hormon ve enzim üretimini normale döndürür, -Beyin fonksiyonlarını ve hafızayı kuvvetlendirir, -Depresyon ve sıkıntıyı ferahlatır, -Stres hormonu olarak bilinen Adrenalini okside ederek genel bir sakinlik sağlayarak depresyon kaynaklı gerginliği gidermeye yardımcı olur.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Major Yöntem : En yaygın kullanım metodudur. Bu metodla kişiden 50-200 ml arasında alınan kan, dozu belirlenmiş ozonla karıştırıldıktan sonra tekrar kişiye enjekte edilir.
Minor Yntem : Kişiden alınan 2 – 5 cc arası kan, belirlenmiş dozda ozonla karıştırılarak kişiye enjekte edilir.
Vücut Boşluklarına Ozon Verilmesi : Rektal – Makat yoluyla, vajinal ve kulak yoluna püskürtme yöntemi ile kişiye ozon verilir.
Eklem İçine Ozon Gazı Verilmesi : Kas İskelet sistemi rahatsızlıklarında, uygun bir iğne ile belirli dozda ozon gazı kişinin eklemlerine enjekte edilir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Ozon tedavisinin herhangi bir şekli uygulanmadan önce terapiyi uygulayacak doktora kullandığınız ilaçlardan ve uygulanan özel diyetlerden yakın zamanda bitmişse bile bahsetmeyi unutmayınız.Eğer sadece doktor tavsiye derse,bunları bırakmalısınız.Doktorunuz, varsa kalıtımsal hastalıklardan, alerjilerden ve diğer şikayetlerden ve geçmişte tedavi edildiğinizden veya edilmekte olduğunuzdan haberdar etmelisiniz. Ozon terapisi,düşük riskli ve genellikle standart medikal tedavilerin eşliğinde tamamlayıcı, destekleyici ve yeniden yapılandırıcı bir metottur.
Dr. Erol Özer Kimdir?
1995 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum. 2 yıl Devlet hastanesi Acil Polikliniğinde görev yaptım. 4 yıl Türkiye yüksek ihtisas hasanesinde çalıştım. 1 yıl Ankara Üni. Tıp Fak. İbni Sina Kan merkezinde çalıştım. Kan Bankası ve Transfüzyon tıbbı yüksek lisansı programını tamamladım. 4 yıl çeşitli özel hastanelerin kardiyoloji departmanında görev yaptım. 4 yıl kendi tıp merkezimi işlettim. 2 yıldır alternatif tıp alanında çeşitli eğitim görmekteyim , 1 yıldır bu alanda muayenehane işletmekteyim. ( Ozon terapi, Nöral terapi, PRP, Skleroterapi ile Varis tedavisi )
Dr. Erol Özer İletişim
Telefon: 0322 248 18 00
Gsm: 0533 033 27 40
Adres: Huzurevler Mah. Türkmen Başı Bulvarı No:24 Özcandan Apt. Kat:1 Çukurova/Adana